7 Ekim 2015 Çarşamba

Sıfat




Sıfat

Sıfat ya da ön ad;[1] isimlerin ya da diğer sıfatların önüne gelerek onları miktar, sıra, konum, renk, biçim, bıraktığı izlenim vb. gibi çeşitli yönlerden tanımlayan, tarif eden sözcük türü. Sıfat ile nitelediği veya belirttiği ismin oluşturduğu sözcük grubuna "sıfat tamlaması" denir.

Sıfatlar genellikle diğer sıfatlardan veya isimlerden önce gelir. Varlıkları tarif eder, anlatıma zenginlik kazandırır ve çıkarılması durumunda cümle anlamsız hâle gelmez. Örneğin aşağıdaki cümlede kalın yazılmış olan sıfatların çıkartılması durumunda cümle hâlâ anlaşılır durumdadır:

•    Büyük balkon kapılarından içeriye ıhlamur kokulu hoş bir bahar havası geliyordu. -Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi
•    Balkon kapılarından içeriye bahar havası geliyordu.
Aşağıdaki örnekteki gibi bazı kullanımlarda sıfatın çıkartılması hangi varlıktan bahsedildiğinin anlaşılmasını imkansız hale getirdiğinden, anlatım zenginliğinden ziyade anlam kaybına neden olur.
•    Okul futbol takımındaki sarışın çocuk benim küçük kardeşim.
Türkçede sıfat olarak kullanılan sözcüklerin hemen hemen hepsi, farklı görevlerde de kullanılabilirler. Bu nedenle, örneğin "Kırmızı sözcüğü bir sıfattır," gibi bir genelleme yapılamaz; sözcüğün cümledeki görevi incelenir:
•    Kırmızı ceketimi giydim. (sıfat)
•    Kırmızıyı giydim. (isim, bkz. adlaşma)
•    Şu çocuk Özge'nin kardeşi. (sıfat)
•    Şu, Özge'nin kardeşi. (zamir)
•    Güzel havalarda gezintiye çıkarım. (sıfat)
•    Yeni sıra arkadaşım çok güzel piyano çalıyor. (zarf)


6 Ekim 2015 Salı

İsim (ad)


İsim (ad)

Varlıkları, kavramları karşılayan sözcüklerdir.
İsimlerle, karşıladıkları kavram ve nesneler arasında çok sıkı bir ilgi vardır. Bunlar daima birbirlerini çağrıştırır.
Örneğin “kitap” sözü aklımızda hemen varlık olarak “kitap” nesnesini canlandırır. Ya da bir kitabı gördüğümüzde zihnimize hemen onu karşılayan isim gelir.
Kavramlar için ise bu kadar belirgin bir ilişkinin varlığını söyleyemeyiz.
Örneğin “dert” dendiğinde aklımızda bir nesne canlanmaz; ancak bunun insanı sıkıntıya sokan bir durum olduğu zihnimizde belirir.

İsim değişik yönlerden incelenir.

Sıfat (Önad)


Varlıklara Verilişlerine Göre:
a. Cins İsmi : Aynı türden varlıkları karşılayan isimlerdir. Bu varlıkların benzerleri etrafta çoktur: ağaç, top, kitap vs.
b. Özel İsim : Tek olan, tam bir benzeri bulunmayan varlıkları karşılayan isimlerdir.
·         Yer adları (Samsun, Uludağ…)
·         Kişi adları (Ahmet, Mustafa…)
·         Ülke adları (Pakistan, Şili)
·         Kitap, dergi, gazete adları (Yaban, Tanin…)
·         Kurum adları (Marmara Üniversitesi, Kızılay)
·         Dil adları (Türkçe, İngilizce…)
·         Din ve mezhep adları (İslamiyet, Ortodoks…)
·         Hayvanlara verilen adlar (Boncuk, Tekir…)

Sözcük Türleri


Sözcük Türleri

Sözcükler tür bakımından üç ana gruba ve sekiz ayrı türe ayrılır:

a. İsim Soylu Sözcükler :
·         isim,
·         sıfat,
·         zamir,
·         zarf

b. Edat Soylu Sözcükler :
·         edat,
·         bağlaç,
·         ünlem


c. Fiiller



Bütün sözcük türleri, iki gruba ayrılarak değerlendirilir.<br />A)Ad Soylu Sözcükler: <br /><ul><li>Ad (İsim)





5 Ekim 2015 Pazartesi

Biçim Bilgisi




Biçim Bilgisi (Morfoloji)
Dildeki biçimbirimleri, yani kök ve ekleri inceleyen alandır. Kökleri ve ekleri sınıflandırır ve bu unsurları açıklamaya çalışır. Dildeki kök ve eklerin nasıl kullanıldığını, birbirleriyle ilişkilerini, isim ve fiil köklerini, yapım ve çekim eklerini, sözcük türlerini ve türetme şekilleriyle kök, ek, gövde gibi kavramlara temas eder.
http://www.isa-sari.com/dil-biliminin-kollari-ses-bilgisi-bicim-bilgisi-vd/

*

Sözcükte Yapı
Türkçede bir sözcük, kök, gövde, ek gibi yapılara sahiptir: 

Kök: Kelimenin Türkçeye ait hiçbir ek almamış şeklidir. Dilde kelimelerin kök şekli baştan beri vardır, ilk adlandırmaya dayanır. Türkçede kelimelerin kök şekli çoğunlukla tek hecelidir: 

Gövde: Kelimenin yapım eki almış şeklidir. Birçok gövdede ek ile kelime ayırt edilemeyecek derecede kaynaşmıştır. 

Ek: Türkçe eklemeli bir dildir. Türkçede iki yüzden fazla ek vardır. Bunların bir kısmı kelime çekimiyle bir kısmı ise kelime yapımıyla görevlidir. Buna göre de Türkçenin ekleri genel olarak yapım ekleri ve çekim ekleri olmak üzere iki grupta incelenir. 

http://feduz.bim.gantep.edu.tr/~tde/file.php/1/Turk_Dili_II/2._Sozcukte_Yapi.pdf

Paylaşmak güzeldir.