Sıfat
Sıfat ya da ön ad;[1] isimlerin ya da diğer sıfatların önüne
gelerek onları miktar, sıra, konum, renk, biçim, bıraktığı izlenim vb. gibi
çeşitli yönlerden tanımlayan, tarif eden sözcük türü. Sıfat ile nitelediği veya
belirttiği ismin oluşturduğu sözcük grubuna "sıfat tamlaması" denir.
Sıfatlar genellikle diğer sıfatlardan veya isimlerden önce
gelir. Varlıkları tarif eder, anlatıma zenginlik kazandırır ve çıkarılması
durumunda cümle anlamsız hâle gelmez. Örneğin aşağıdaki cümlede kalın yazılmış
olan sıfatların çıkartılması durumunda cümle hâlâ anlaşılır durumdadır:
• Büyük balkon
kapılarından içeriye ıhlamur kokulu hoş bir bahar havası geliyordu. -Orhan
Pamuk, Masumiyet Müzesi
• Balkon
kapılarından içeriye bahar havası geliyordu.
Aşağıdaki örnekteki gibi bazı kullanımlarda sıfatın
çıkartılması hangi varlıktan bahsedildiğinin anlaşılmasını imkansız hale
getirdiğinden, anlatım zenginliğinden ziyade anlam kaybına neden olur.
• Okul futbol
takımındaki sarışın çocuk benim küçük kardeşim.
Türkçede sıfat olarak kullanılan sözcüklerin hemen hemen
hepsi, farklı görevlerde de kullanılabilirler. Bu nedenle, örneğin
"Kırmızı sözcüğü bir sıfattır," gibi bir genelleme yapılamaz;
sözcüğün cümledeki görevi incelenir:
• Kırmızı ceketimi
giydim. (sıfat)
• Kırmızıyı giydim.
(isim, bkz. adlaşma)
• Şu çocuk Özge'nin
kardeşi. (sıfat)
• Şu, Özge'nin
kardeşi. (zamir)
• Güzel havalarda
gezintiye çıkarım. (sıfat)
Sıfatlar niteleme ve belirtme olmak üzere başlıca iki ana
gruba ayrılırlar.
Niteleme sıfatları
Bir varlığın rengini, biçimini, boyunu, durumunu; kısaca
"nasıl" olduğunu bildiren sıfatlardır. Niteleme sıfatları varlıkların
bünyesinde bulunan yani "kalıcı" özelliklerini tarif ederler.[2]
Teoride niteleme sıfatları sınırsız sayıdadır.[2]
• yeşil araba
• uzun köprü
• kırık bardak
• yuvarlak masa
• yüksek duvar
• sayın başkan[3]
("Saygıdeğer" anlamında olduğu için sıfattır.)
Eklerle türetilen niteleme sıfatları
Türkçede "-li, -siz, -lik, -ci" gibi bazı yapım
ekleri isim soylu kelimelerin sonuna gelerek niteleme sıfatı olarak
kullanılmalarını sağlarlar.[4]
• Ankaralı çocuk
• simitçi amca
• halkçı parti
• evli çift
• kırmızılı kadın
• akılsız başım
• yemeklik soğan
Fiillerden "-en, -esi, -mez, -r, -dik, -diği -ecek,
-miş" ekleriyle türetilen ve fiil anlamını yitirmeden cümlede geçici
olarak sıfat görevinde kullanılan sözcüklere sıfat-fiil veya ortaç denir.[5]
Sıfat-fiiller de -bir ismin özelliklerini tarif etmek ya da sıfat tamlaması
oluşturmak gibi- sıfatların tüm özelliklerine sahiptirler.
• gelecek sene
• tanıdık adam
• dönülmez yol
• dövülmüş sarımsak
• öpülesi el
• yüzen çocuk
• koşar adım
Bunların haricinde fiillerden yapım ekleri ile türetilmiş
sıfatlar da vardır:
• çalışkan öğrenci
• yanık süt
• okuryazar toplum
Kökü fiil olan bu sözcüklerin yine kökü fiil olan
sıfat-fiillerden farkı; dile sıfat olarak yerleşmiş, sözlüklerde yer almış,
yaygın kelimeler olmalarıdır. Sıfat-fiiller ise belirli bir cümle için
oluşturulan geçici sözcüklerdir. Fiil köklü sıfatlar ile sıfat-fiiller
arasındaki sınır çok net değildir. Fiilimsiler dilin ihtiyaçlarına göre zamanla
isim, sıfat gibi isim soylu sözcüklere evrilip dile yerleşebilirler.
Belirtme sıfatları
İsimleri ve diğer sıfatları sayı yönünden tamlayan,
yerlerini işaret eden, özelliklerini belli belirsiz olarak bildiren sıfatlar ve
soru şeklinde olan sıfatların tümüne birden belirtme sıfatları denir. Belirtme
sıfatları varlıklara ait olmayan, "geçici" özelliklerini
bildirirler.[2] Belirtme sıfatları dört gruba ayrılır:
• İşaret sıfatları
• Sayı sıfatları
• Belgisiz sıfatlar
• Soru sıfatları
İşaret sıfatı
Adları işaret yönünden belirten sıfatlardır. Hangi sorusu
sorarak bulunur. İşaret sıfatlarından sonra bir isim veya başka bir sıfat
gelir:
• bu araba
• şu kitap
• o çocuk
• şu sevimli köpek
Yukarıdaki son örnekte işaret sıfatının ardından başka bir
sıfat (sevimli) gelmiş. Burada sadece "şu" kelimesinin işaret sıfatı
olduğuna dikkat edilmelidir. Sevimli ise niteleme sıfatıdır.
Ol, şol ve işbu gibi eski işaret sıfatlarının kullanımı
günümüzde azalmıştır:
• Şol cennetin
ırmakları / Akar Allah deyü deyü - Yunus Emre
• İşbu maddenin
birinci paragrafında yer alan suçların herhangi birini işlemeye teşebbüs eden
kişi, suç işlemiş sayılır.
İşaret sıfatları, işaret zamirleri ile karıştırılmamalıdır:
• Şu çocuk senin
kardeşin mi? (işaret sıfatı)
• Şu senin kardeşin
mi? (işaret zamiri)
Bir sözcüğün işaret sıfatı olup olmadığı çoğul hâlinden
anlaşılabilir. İşaret sıfatlarının çoğul hâli yoktur:[6]
• Bu çörekler çok
lezzetli. (işaret sıfatı)
• Bunlar çok
lezzetli. (işaret zamiri)
Sayı sıfatı
Varlıkların miktarını ifade eden sıfatlardır. Yazıyla,
rakamla, yüzde ile veya kesirle gösterilebilirler:
• üç öğrenci, 1000
kişi, %3 zam
Sayı sıfatlarından sonra gelen isimler birden fazla varlığı
belirtiyor olsalar dahi tekil olarak yazılırlar ancak bazı kalıplaşmış sıfat
tamlamalarında çoğul isimlerin kullanıldığı da görülür:
• Üç Silahşörler,
Kırk Haramiler, Yedi Cüceler, dört büyükler, Beşevler, Üç Aylar
Sayı sıfatları dörde ayrılır:
Asıl sayı sıfatı: Sıfat olarak kullanılan, ek almamış
tamsayılardır:
• dokuz ekmek
• iki kavun
• -5 derece
• sıfır hata
Kesir sayı sıfatı: Varlıkların bütünün "kaçta
kaçı" veya "kaç katı" olduğunu belirtmek için kullanılır:
• dörtte bir hisse
• 2/3 oran
• 2,5 metre
• yarım ekmek
• çeyrek elma
• yüzde beş artış
• %25 kâr
Üleştirme sayı sıfatı: Rakamların sonuna -er, -ar, ve -şer,
-şar eklerinden biri getirilerek oluşturulan, "bölüşme" belirten
sıfatlardır:
• onar gün
• ikişer tabak
• birer pasta
İki veya daha fazla sayıdan oluşan sıfat tamlaması
şeklindeki sayı sıfatlarında üleştirme eki bazen sondaki rakamın sonuna
eklenir:[7]
• üçer bin lira
• beş yüzer altın
Sıra sayı sıfatı: Varlıkların herhangi bir kritere göre
diziliş sırasındaki konumunu belirten sıfatlardır:
• üçüncü sıra
• ilk ev
• 5. madde
• ortanca çocuk
• son söz
Topluluk sayı sıfatı: Birbirinin aynı olan birden fazla
varlığı tanımlamak için kullanılır ve rakamların sonuna "-iz" ekinin
ses uyumlarına uyacak şekilde getirilmesiyle oluşturulur:
• ikiz yatak
• üçüz kardeşler
Ölçü ve miktar bildiren sözcükler başlarına sayı sıfatı
alarak başka bir sözcüğü nitelendiklerinde sayı sıfatına dönüşürler:[8]
• 3 metre kablo,
yarım kilo şeker, 2 adet karpuz
Belgisiz sıfat
Belgisiz sıfatlar veya belirsizlik sıfatları; varlıkların
adedini veya miktarını yaklaşık olarak, belli belirsiz bildiren ve hangi
varlıktan bahsedildiği konusunda net bir bilgi vermeyen sıfatlardır. Türkçedeki
belgisiz sıfat olarak kullanılan başlıca sözcükler şunlardır:
• az
• başka
• bâzı
• bir[NOT 1]
• biraz
• birçok
• birkaç
• birtakım • bütün
• çok
• çoğu
• diğer
• fazla
• falanca
• filanca • her
• herhangi bir
• hiç
• hiçbir
• kimi
• nice
• öbür
• tüm
"Bir" sözcüğü "tek bir adet" anlamında
kullanıldığında asıl sayı sıfatı olur ve miktar bildirir:
• Misafirimiz için
masaya bir tabak daha getirir misin? (sayı sıfatı)
"Herhangi bir" anlamında kullanıldığında ise
belgisiz sıfattır:
• Bir yaz günü,
vapurla yola çıktık. (belgisiz sıfat)
-ki eki ile üretilenler
-ki eki ile üretilen ve aitlik belirten öteki, beriki,
şimdiki, buradaki, bizdeki, evdeki vb. sözcükler de belirsizlik sıfatı kabul
edilirler:[9]
• Öteki adam şu
tarafa gitti.
• Evdeki hesap
çarşıya uymadı.
• Şimdiki gençler
teknolojiye çok meraklılar.
Belirtme sıfatı yapan -ki eki ilgi zamiri olan -ki eki ile
karıştırılmamalıdır. Zamir olan -ki'den sonra başka bir ismin eklenmediğine
(tamlama oluşturulmadığına) dikkat edilmelidir:
• Sizin takım
bizimkini yenmiş. (zamir)
• Evdekiler bu
konuda ne düşünüyor? (zamir)
Soru sıfatı
Yanıtı yine bir sıfat olan soru sözcükleridir:
• hangi taraf?
• kaç kişi?
• ne renk?
• nasıl bir araba?
(Buradaki "bir" sözcüğü belgisiz sıfattır.)
• neredeki yol?[10]
• kimdeki akıl?
Geçmişte soru sıfatı olarak kullanılan nice sözcüğü modern
Türkçede belgisiz sıfata dönüşmüştür.[10]
• Nice insanlar
gördüm üzerinde elbise yok/ Nice elbiseler gördüm içinde insan yok -Mevlana
("birçok" anlamında belgisiz sıfat)
• Yalılarda nice yük
odaları, oda gibi büyük kilerler vardı. -Abdülhak Şinasi Hisar
("birçok" anlamında belgisiz sıfat)
Sıfatlarda pekiştirme[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Pekiştirme (dil bilgisi)
Sıfatlarda anlamı pekiştirme şu şekillerde yapılır:
Hece tekrarı ile
Sözcüğün ilk hecesi yinelenir ve ilk hecedeki ünlüden sonra
m, p, r veya s ünsüzlerinden biri eklenir:
• masmavi, bembeyaz,
sapsarı, upuzun, bomboş, tertemiz
Sözcük tekrarı ile
Sıfat olduğu gibi yinelenir:
• uzun uzun kavaklar
• kara kara gözler
Soru eki ile
Sıfat tekrarlanır ve iki sözcüğün arasına soru eki
"mi" getirilir. Bu tür sıfatlarda soru anlamı kaybolduğu için soru
işareti (?) kullanılmaz:
• Burada eskiden
derin mi derin bir kuyu vardı.
• Güzel mi güzel bir
sese sahip.
Sıfatlarda küçültme
Sıfatlarda küçültme, sıfat sonuna "-cik" ve
"-mtırak" ve "-msı" ekleri ses uyum ve olaylarına uygun
şekilde eklenerek yapılır:
• Küçücük bir ev
• Sarımtırak bir
ceket
• Pembemsi ten
Sıfatlarda adlaşma
Sıfatlar isim soylu sözcüklerdir. Bu nedenle cümlede sıfat
görevinde kullanılmadıklarında yeniden isme dönüşürler. Bu duruma adlaşma
denir.
• Genç adam kapıyı
çaldı. (sıfat, "adam" sözcüğünü niteler)
• Gençler avluda
toplandı. (isim)
• Yeşil elma mı
istersin? (sıfat, "elma" sözcüğünü niteler)
• Hayır, kırmızıyı
ver lütfen. (isim)
Yapılarına göre sıfatlar
Basit Sıfatlar
Yapım eki almamış ve başka bir sözcükle bileşik hâlde
olmayan sıfatlardır:
• iyi film
• dar kıyafet
• şu adam
• iki kişi
Türemiş sıfatlar
Türemiş sıfatlar isim ve fiil kök ve gövdelerine çeşitli
yapım eklerinin getirilmesiyle oluşturulurlar:
• yanık ekmek
(yan+ık)
• ulusal bayram
(ulus+al)
• ikinci devre
(iki+nci)
Sıfat-fiillerin hepsi türemiş sıfatlardır:
• gelecek sene
(gel+ecek)
• gülen çocuk
(gül+en)
• süzülmüş yoğurt
(süzül+müş)
Birleşik Sıfatlar
Bileşik sıfatlar, iki sözcüğün bir araya gelmesiyle
oluşurlar. Bazıları birleşik (kaynaşmış), bazıları ayrı (kurallı) yazılırlar:
• ağırbaşlı çocuk
• yurtsever insan
• zeytinyağlı yemek
• kara kaşlı çocuk
Bileşik sıfatlar, çoğunlukla bileşik adlara sıfat yapan
eklerin getirilmesi ile oluşturulurlar ve sıfat tamlamalarında tamlayan
olurlar. Örneğin "karabiber" sözcüğü bir birleşik addır ve
"karabiber kavanozu" bir isim tamlamasıdır. Ancak "karabiberli
yemek" sıfat tamlamasıdır.
Bileşik sıfatlar "kaynaşmış bileşik sıfatlar" ve
"kurallı bileşik sıfatlar" şeklinde ikiye ayrılırlar. Kaynaşmış
bileşik sıfatlara "açıkgöz, boşboğaz, yurtsever, cingöz, kuşbakışı,
okuryazar" gibi sözcükler (sıfat görevinde kullanıldıklarında); kurallı
bileşik sıfatlara da "yıkık duvarlı (bahçe), iki kapılı (otomobil), sırma
saçlı (kız)" gibi tamlamalardakiler örnek verilebilir.
------------------------
Dipnotlar
1. ^ "Bir"
sözcüğü adet anlamında kullanıldığında sayı sıfatıdır.
Kaynakça
• Ergin, Muharrem.
Üniversiteler İçin Türk Dili. İstanbul: Bayrak Yayım, 2009.
1. ^
[www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=sıfat ön ad], Türk Dil
Kurumu. Erişim: 30 Mayıs 2015
2. ^ a b c Ergin 274
3. ^ sayın Dil
Derneği. Erişim: 1 Kasım 2011
4. ^ Yapım ekleri
Türkçeciler.com. Erişim: 26 Nisan 2012.
5. ^ Fiilimsiler
Türkçeciler.com. Erişim: 26 Nisan 2012.
6. ^ Ergin 275
7. ^ Ergin 277
8. ^ Sıfatlar
Edebiyatekibi.com. Erişim: 11 Aralık 2012
9. ^ Ergin 279
10. ^ a b Ergin 278
Ayrıca bakınız
• Sıfat tamlaması
Vikipedi, özgür ansiklopedi
https://tr.wikipedia.org/wiki/S%C4%B1fat
*
*
http://www.kolayturkce.com/sifatlarin-ozellikleri-ve-sifat-tamlamasi/
*
Sıfat tamlaması
Sıfat tamlaması; dil bilgisinde bir ismin önüne o isim ile
ilgili bilgi veren sıfatların eklenmesi ile oluşturulmuş sözcük grubu.
Sıfat tamlamaları o ismin işaret ettiği varlığın adedi,
biçimi, rengi, durumu, konumu vs. hakkında bilgi verir. Örnekler:
mavi gökyüzü, üç kitap, yarım ekmek, uzun adam, küçük ev,
evdeki hesap, zeytinyağlı sarma, birinci yarışmacı, ikiz yatak, hangi çocuk,
öteki okul, görünen köy
Sıfat tamlamalarında birden fazla sıfat kullanılabilir. Bu
sıfatlar noktalama işaretleri ve bağlaçlarla ayrılır:
şişman, beyaz kedi
soğuk ve yağmurlu hava
az ama doyurucu yemek
Belirsizlik sıfatı "bir" ile kendisinden önceki
sıfat arasına virgül konmaz:
uzun, ince bir yol
yenilikçi bir yaklaşım
Bir sıfat, birden fazla ismi niteleyebilir. Aşağıdaki
örneklerde sıfatlar ve niteledikleri isimler işaretlenmiştir:
Başıboş taylar, oğlaklar ve köpekler kırlarda koşuyor.
Pazarcı "Sulu sulu elmalarım, armutlarım var!"
diye bağırıyordu.
Sıfat-fiillerle oluşturulanlar
Ana madde: Sıfat-fiil
Sıfat-fiiller (ortaçlar)
fiillerin sonuna sıfat-fiil ekleri olan -en'", -esi, -mez, -ar, -di(k),
-di(ği),[1] -ecek ve -miş getirilerek oluşturulurlar.[2] Sıfat-fiiller de tıpkı
sıfatlar gibi isimlerin önüne gelerek sıfat tamlaması oluştururlar:
gelecek yıl, çalışan adam, koşar adım, öpülesi el, haşlanmış
mısır, sarsılmaz inanç, bildik yüzler vb.
"Takısız isim
tamlaması" tartışması
Sıfat tamlamaları, isim tamlamalarının aksine iyelik ve ilgi
eki almaz:
evrak çantası (belirtisiz isim tamlaması)
köpeğin tasması (belirtili isim tamlaması)
ekşi üzüm (sıfat tamlaması)
dalgalı deniz (sıfat tamlaması)
Türkçede altın, cam, tahta gibi sözcükler hem bir malzemenin
adını belirtir hem de bu malzemeden yapılmış nesneleri tanımlarken sıfat (önad)
olarak kullanılır:[3][4][5]
Türkiye'de her yıl yaklaşık olarak 25 ton altın
çıkarılmaktadır. (isim)
Gelinlere altın bilezik takma âdeti pek çok ülkede görülür.
(sıfat)
Cam çok yüksek sıcaklıklarda işlenir. (isim)
Salatayı cam kâseye koyalım. (sıfat)
En sağlam tahtaları dirsek kısımlarında kullandık. (isim)
Çocukluğumda en sevdiğim oyuncağım, tahta atımdı. (sıfat)
Uzun yıllar bunlar ve benzerî sözcüklerle oluşturulan altın
bilezik, tahta kaşık, cam bardak, demir kapı gibi tamlamaların takısız (eksiz)
isim tamlaması olduğu görüşü hakimdi. Günümüzde ise bunların sıfat tamlaması
olduğu görüşü gitgide yaygınlaşmakta ve akademik yayınlarda daha çok bu şekilde
ele alınmaktadır.[6]
Sıfat öbeği
Bazı sözcükler bir arada kullanıldıklarında -tek başlarına
sıfat olmasalar dahi- cümlede sıfat gibi davranabilir. Bu sözcük gruplarına
sıfat öbeği denir.
Sıfat öbekleri ile de
sıfat tamlaması oluşturmak mümkündür:
dağ gibi adam
milyonların sevgilisi sanatçı
görülmeye değer film
aşka dâir her şey
işine bağlı adam
on dokuz tane yumurta (bkz. sayı sıfatı)
Kaynakça
Ergin, Muharrem. ''Üniversiteler İçin Türk Dili.'' İstanbul:
Bayrak Yayım, 2009.
^ Ergin 310
^ Yıldız, Osman (Mayıs 2007). "Dâsitân-ı Sultân Mahmûd
Mesnevisi'nde Fiiller". Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler
Dergisi: 129-150. Erişim tarihi: 28-04-2010.
^ "cam." Güncel Türkçe Sözlük. Türk Dil Kurumu.
Erişim: 8 Mart 2012
^ "altın." Güncel Türkçe Sözlük. Türk Dil Kurumu.
Erişim: 8 Mart 2012
^ "tahta." Güncel Türkçe Sözlük. Türk Dil Kurumu.
Erişim: 8 Mart 2012
^ Takısız İsim Tamlaması Tartışması ve Tür - Öbek ilişkisi
Yrd. Doç. Dr. Caner Kerimoğlu. Turkish Studies - International Periodical For
The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic. Volume 6/1 Winter.
s. 1442-1456, 2011.
Vikipedi, özgür ansiklopedi
*
*
Sıfatların Özellikleri
- Sıfatlar mutlaka bir isimden önce gelirler. Cümlede isim olmazsa zaten sıfattan söz edilemez. Sıfatlar mutlaka isimlerden önce gelir ve isimlerin rengini, biçimini, durumunu, sayısını, sırasını bize söylerler.Şukalemi uzatabilir misin?
Şunu uzatabilir misin?Bu iki cümleye baktığımızda ilk cümlede “şu” sözcüğünün sıfat olarak kullanıldığını görebiliriz. Çünkü “şu” sözcüğü kalem sözcüğünü işaret etmiştir. İkinci cümlede ise şu sözcüğünün yanında isim yoktur. Burada zamir olarak kullanılmıştır.
- İsim özelliği gösteren sözcük tek başına kullanılırsa isim, bir ismi nitelerse sıfat, bir eylemi nitelerse zarf olur. Güzellerde vefa olmaz deme ey Bâki! ( Bu cümlede güzel sözcüğü herhangi bir ismi, fiili belirtmemiş veya nitelememiştir. Hoşa giden varlıklara verilen İSİM olarak kullanılmıştır. )Güzel insanlar atlara binip gittiler. ( Bu cümlede güzel sözcüğü insanlar ismini nitelemiş ve SIFAT görevinde kullanılmıştır. Nasıl insan? Güzel insan.)Bu adama bayılıyorum, çok güzel konuşuyor. (Bu cümlede güzel sözcüğü “konuşmak” eylemini nitelemiştir. Dolayısıyla ZARF / BELİRTEÇ görevinde kullanılmıştır. )
- Sıfatlar çekim eki almazlar. Bu sıfatların en önemli özelliğidir.Kırmızı Başlıklı Kız en sevdiğin masaldır. (Kırmızı sözcüğü sıfattır ve çekim eki almamıştır.)Kırmızılım , sana yandı canım. (Kırmızılım sözcüğü burada isim görevinde kullanılmıştır. Çünkü –m iyelik ekini almıştır.)
- Bir sıfat ile sıfatın nitelediği veya belirttiği isim arasına virgül, noktalı virgül gibi noktalama işareti girmez. Girerse bu sözcük sıfat olmaz ve haliyle sıfat tamlaması oluşmaz.Yaşlı kadına doğru yaklaştı. ( Nasıl kadın? Yaşlı kadın. Araya hiçbir noktalama işareti girmemiştir.)Yaşlı, kadına gülümseyerek baktı. ( Burada yaşlı bir kişinin kadına gülümseyerek baktığını anlıyoruz. Dolayısıyla sıfat olmaz. )UYARIEğer bir ismi birden fazla sıfat niteler veya belirtirse SIFATLAR arasına virgül girebilir.Siyah, çizgili kazağımı bulamıyorum. (Nasıl kazak? Siyah kazak. Nasıl kazak? Çizgili kazak.)
- Sıfat tamlamalarında bir sıfat birden fazla ismi niteleyebileceği/belirtebileceği gibi birden fazla sıfat bir ismi de niteleyebilir/belirtebilir. Mavi çorabımı ve kazağımı gördün mü?Nasıl çorap? Mavi çorap. Nasıl kazak? Mavi kazak. Bu örnekte mavi sıfatı çorabı ve kazağı nitelemektedir. Dolayısıyla bir sıfat birden fazla nitelemiştir.Eski teknesi ve arabasıyla çok mutlu görünüyor.Bu örnekte de eski sıfatı hem tekneyi hem de arabayı nitelemektedir.
- Bir isim farklı türden iki sıfatla birden nitelenebilir.Büyük bir evde oturmak gerçekleşmesini en çok istediği hayaliydi.Bu cümlede “büyük” sözcüğü niteleme sıfatı iken “bir” sözcüğü rakamsal değer taşımadığı için belgisiz sıfattır.
Sıfat Tamlamaları
Bir ismin kendinden önce gelen sıfatla oluşturduğu söz grubuna sıfat tamlaması denir. Şunu unutmayın ki, nerede sıfat varsa orada sıfat tamlaması vardır.
Sıfat Tamlaması Örnekleri
Niteleme Sıfatı ile Oluşturulanlar
Eski ev
yeni araba
kırmızı kalem
büyük düşünce
geniş salon
yüce dağlar
mor salkımlı ev
kara kalem
Çanakkale
Kırıkkale
Yeşil yol
Köhnemiş düşünceler
Belirtme Sıfatı ile Oluşturulanlar
üç katlı ev
üç adam
beşinci boyut
yedi güzel adam
beş hececiler
altışar köfte
onar kalem
Sıfat Fiil ile Oluşturulanlar
tükenmez kalem
aşınmaz yollar
geçilmez kale
koşan adam
kaçan balık
sevinmiş insanlar
kılı kırk yaran düşünceler
yıkılası dünya
tanıdık yüzler
http://www.kolayturkce.com/sifatlarin-ozellikleri-ve-sifat-tamlamasi/
*
Ek Okuma