16 Mart 2022 Çarşamba

Sa-Gen Şifa Sirkesi

 

Sabahattin Gencal, 
Sancaktepe, 2020


Yazın dünyasında Montaigne’i (1533-1592) tanımayan yoktur sanırım. Ben de gençliğimde görüşürdüm kendisiyle. Kendisine denemenin babası, üstadı vb. diyenler olmuştur; ancak bence o ne babalığı ne de üstatlığı kabul eder. Hatta denemeci olduğunu da kabul etmezdi sanırım. Zaten hiçbir denemeci deneme yazıyorum, dememiştir.

Montaigne’nin; “Her insanda insanlığın bütün halleri görülür.” mealindeki bir sözü fena etkiledi beni. Bizim Yunus’un; “Bir ben vardır bende benden içeri.” sözünü çözmeye uğraşan; yine Yunus gibi “halden hale” geçen biri olarak Montaigne’nin sözünü gelişi güzel yazılarımın gerekçesi yaptım. Her halde yanlış yapmışımdır. Montaigne kural tanımayabilirdi, uyuma dikkat etmeyebilirdi; ama Sa-Gen’e bu yakışmazdı. Öyle ya doğumundan bugüne özel yaşantısında kurallarından bir milim şaşmayan dosdoğru çizgiyi takip eden Sa-Gen’in yazılarında da böyle olması beklenirdi.

8 Mart 2022 Salı

Tıkıtık Tıkıtık Tıkıtık Tıkıtık

 

Sabahattin Gencal,
Çekmeköy, 08. 03. 2022


Üç arkadaş birbirlerine; yazdıkları romanın özetini anlatmak üzere toplandı. Bizim deli 300 sayfalık bir roman yazdığını belirterek anlatmaya başlamış: “Rüstem, komşu köye gitmek üzere atına binmiş. Tıkıtık tıkıtık tıkıtık tıkıtık tıkıtık köye gelince Rüstem atından inmiş.” Tam üç yüz sayfalık tıkıtıklar ne ifade ediyor acaba?

         Yarı buçuk anlatmaya çalıştığım bu deli fıkrası nerden aklıma geldi dersiniz? Nerden olacak, kapıdan çıktım, tıkıtık pastaneye. Pastanede tıkıtık. Sonra tekrar eve... Tıpkı bizim delinin yazdığı gibi.

         “Estağfurullah” falan filan demeyin. Gerçekten yazanlarda biraz delilik vardır. Yazanlar, tabii malum istisnalar hariç bir kuruş kazanabiliyor mu? Sağlıklarında saygı görüyorlar mı? Bırak üç kuruş kazanmayı, bırak saygı kazanmayı daima baskı altında tutuluyorlar. Hapse atılanlar da oluyor. Eee, bu durumda yazmak akıllılık mı? Değil tabii. İşte o zaman akla şu geliyor:

7 Mart 2022 Pazartesi

Yarın Kendimle Buluşmak Niyetiyle...

 

Sabahattin Gencal'ın Masası ilk kez bu kadar karışık görünüyor.
Masasın karışıklığı kafa karışıklığı ile doğru orantılı mıdır?
Çekmeköy-05. 03. 2022


 

Bugün 07. 03. 2022 Pazartesi. Saat: 22.24. Çekmeköy’deki ikametgâhımda klavyenin başındayım. Az önce niyet ettim bu yazıyı yazmaya:

Gün boyu yalnızım. Oğlum da torunum da henüz işten dönmediler.

Fiziksel ve ruhsal olarak rahatsızım. Bu rahatsızlıklar için internet dünyası, bin bir çare üretti. Bir yararı olmayacağını bile bile birkaç yazı okudum. Her zaman okumam; ama bugün kendimi yorgun hissettiğim için yazmakta olduğum Esma-i Hüsna adlı kitap için çalışmalarıma ara verdim. Boş da duramadığım için konu ve yazar belirlemeden gelişi güzel okuyorken bir cümleye takıldım: Kendinle arkadaş ol.

4 Mart 2022 Cuma

Arkadaşlığın Değeri Ölçülemez

 

 

Sabahattin Gencal-Erdoğan Teke
Geleneksel Aşçı Yemeği 14.02 Sohbetinde
Çekmeköy-04. 03. 2022


Arkadaşlığın-dostluğun değeri ile ilgili ne söylenmişse azdır. Allah’a (cc) şükürler olsun ki çok değerli arkadaşlarım oldu.

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) bir hadislerinde; "Biriniz kardeşini (Allah için) seviyorsa, ona sevdiğini söylesin." [Ebû Dâvud, Edeb 122, (5124); Tirmizî, Zühd 54, (2393).] buyurmuşlardır. Bunun bildiğim halde sevdiğimi söylemeyi beceremedim. Buna rağmen öğrencilerim, arkadaşlarım, yakınlarım ve tabii ki aile bireylerim beni sevmişlerdir. Bu tarif edilemez duyguyu Allah’ın bir nimeti, bir lütfu olarak kabul ediyor ve yine şükrediyorum.

Paylaşmak güzeldir.