Erdoğan Teke Çekmeköy-İstanbul 10.05.2023 |
Biz dört arkadaş, mutat olduğu üzere 10.05.2023
Çarşamba günü 14.00’te bir mekânda toplandık. Sohbet konumuz yine demokrasiydi.
Bundan önceki iki oturumda demokrasiyi enine boyuna işlemeye çalışmıştık. Bu
Üçüncü oturumumuzda artık bu konuda son düşüncelerimizi kayda geçtik.
Değerli Arkadaşımız Erdoğan Teke Bey, T.C.
Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Cuma Hutbesini okudu. Okurken
bazı cümleleri ve ifadeleri farklı tonla okudu. Bazı ifadelerde vurguyu
artırdı. Bu suretle biz de iş ahlakının toplumun her kesiminde, kamunun her
biriminde ve devlet mekanizmasının A’dan Z’ye her noktasında çok çok önemli olduğunu anlamış olduk.
Erdoğan Teke Bey, toplumumuzda demokrasinin
gelişmesi ve “demokrasi gibi demokrasi” olabilmesi için başta tüm görevlilerimiz olmak üzere insanımızın
güzel ahlaklı olması gerektiğini söyledi.
İşte sözünü ettiğimiz Cuma Hutbesi
"İŞ AHLAKI:
TOPLUMSAL HUZURUN KAYNAĞI"
“İnsan için ancak çalıştığının karşılığı vardır ve
çalıştığını da görecektir.” (Necm, 53/39,40)
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “İnsan için
ancak çalıştığının karşılığı vardır ve çalıştığını da görecektir.”1
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle
buyuruyor: “Allah Teâlâ, birinizin yaptığı işi en güzel şekilde
yapmasından memnun kalır.”2
Aziz Müminler!
Yüce dinimiz İslam’ın gönderiliş gayelerinden biri de hayatın her alanında
güzel ahlakı kendine rehber edinen bir toplum inşa etmektir. Cenâb-ı Hak, dünya
ve ahiret mutluluğu için bizlere ibadetleri emrettiği gibi işimizde de
bizlerden ahlaklı olmayı istemiştir.
İş ahlakı, doğruluk, güven, saygı ve adalet gibi temel değerleri işimize
yansıtmaktır. İşimizi sağlam yapmak, kul ve kamu hakkına riayet etmek,
sözümüzde ve özümüzde dürüst olmaktır. Her daim helali gaye edinmek,
kazancımıza haram, dilimize yalan bulaştırmamaktır.
Kıymetli Müslümanlar!
İş ahlakı, çalışma hayatının tamamını kapsayan bir değerdir. Memur olmanın
ahlakı olduğu gibi amir olmanın da ahlakı vardır. İşçi olmanın ahlakı olduğu
gibi işveren olmanın da ahlakı vardır. Esnaf olmanın ahlakı olduğu gibi müşteri
olmanın da ahlakı vardır.
Memur olmanın ahlakı, devletine sadakatle bağlı kalmak, milletine nezaket
ve özveriyle hizmet etmektir. Amir olmanın ahlakı ise, hak ve adaletten asla
ayrılmamak, himayesindeki kişilere hakkaniyetle davranmaktır.
İşçi olmanın ahlakı, işini sağlam ve kaliteli yapmak, işyerini işverenin
emaneti olarak görmektir. İşyerinin imkânlarını şahsi ihtiyaçları için
kullanmamaktır. İşveren olmanın ahlakı ise, işçiye huzurlu bir iş ortamı
oluşturmaktır. Onu sosyal haklardan mahrum bırakmamak, alın teri kurumadan
ücretini tam ve vaktinde ödemektir.
Esnaf olmanın ahlakı, dürüstlükten ayrılmamaktır. Malın kusurunu
gizlememek, stok ve karaborsacılığa tevessül etmemek, helal kazancına haram
bulaştırmamaktır. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in مَنْ غَشَّنَا فَلَيْسَ
مِنَّا “Bizi aldatan, bizden değildir”3 hadis-i
şerifi gereğince müşterisini aldatmamak, ölçü ve tartıyı eksik yapmamaktır.
Müşteri olmanın ahlakı ise, esnafa verdiği sözü yerine getirmek, borcunu
zamanında ödemek, onu zarara uğratacak her türlü söz ve eylemden kaçınmaktır.
Değerli Müminler!
İş hayatında duyarlılığın azaldığı, kanaat, doğruluk ve dürüstlük gibi
erdemlerin zayıfladığı, ahlak kavramının içinin boşaltıldığı ve istismar
edildiği bir çağda yaşıyoruz. Dünyevileşme, bencillik, bir malı değerinden
fazlaya satmak veya kiraya vermek suretiyle çok kazanma arzusu gibi yanlış
tutum ve davranışlar toplumsal huzuru ve barışı derinden etkilemektedir. Oysaki
güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderilen Allah Resûlü (s.a.s), “Hiçbiriniz,
kendisi için istediğini kardeşi için de istemedikçe tam anlamıyla iman etmiş
olmaz.”4 buyurmuş,
şahsi menfaatlere takılıp kalmamayı, başkalarının hak ve hukukunu gözetmeyi,
sosyal hayatta adil ve dengeli olmayı bizlere tavsiye etmiştir. Bizlere düşen
görev, Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in sadakatini kuşanarak her işimizi emanet
bilinciyle sahiplenmektir. Onun hak duyarlılığına riayet ederek işçinin hakkını
zayi etmemek, iş sağlığı ve güvenliğine daha fazla hassasiyet göstermektir.
Aziz Müslümanlar!
Bize verilen her bir imkânı Rabbimizden bir emanet, O’nun rızasını kazanmak
için bir fırsat bilelim. İşimizi sağlam yaparak hem dünyamızı hem de
ahiretimizi mamur kılalım. Her işimizde helali gözetelim. Allah’ın rızasında
arayalım asıl kazancımızı. O’nun yolunda harcayalım bilgimizi ve servetimizi.
Güveni hâkim kılalım hayatımızın her alanında. Ne aldatan olalım ne de aldanan.
Doğruluk ve dürüstlükten, adalet ve hakkaniyetten asla ayrılmayalım.
Unutmayalım ki, Allah katında bizi değerli kılan, yaratılış gayemize uygun
hareket etmemiz, her işimizde İslam ahlakını kuşanmamızdır.
Cuma Cuma Hutbesi: 28 Nisan 2023
T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
______________________________
i Necm, 53/39,40.
ii Beyhakî, Şüabü’l-îmân, 4/334.
iii Müslim, Îmân, 164.
iv Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 59.
***