Edebî Sanatlar
Anlama
Dayalı Söz Sanatı
Sözcük anlamı kesme, kesilme, biçme olan kat’ sanatı
edebiyatta ise sözü, ifadeyi tamamlanmadan bir noktada kesme anlamında
kullanılır. Bunun sonunun, arkasının okuyucu tarafından getirilmesi ya da
söylenmese de anlaşılması beklenir. Geri kalan kısmın söylenmemesinin, sözün
etkisini artıracağı için söylenmesinden daha iyi olacağı düşünülür.
Bu sanat daha çok düzyazıda kullanılır.
Başka bir tanım:
“Kesme, sözün
etkisini artırmak için, susmanın söylemekten daha etkili olacağı uygun bir
yerde, ifadeyi yarıda kesmektir. Sözün devamı, okurun anlayışına bırakılarak
bir çağrışım zenginliği meydana getirilmeye çalışılır.
Kat‘ sanatı, Divan şiirinde hemen hiç kullanılmamıştır
denebilir. Onun yerine sükut-ı beliğ
adı verilen ve “sözün nezaketle sükûta erdirilmesi” şeklinde tanımlanan bir
tavırdan söz edilir.
Kat‘, modern Türk şiirinde itibar edilen edebî sanatlardan
biri olmuştur. Düzyazıda da, zaman zaman
başvurulan sanatlardan biridir.” (Prof.Dr.Turan Karataş / Edebiyat
Terimleri Sözlüğü)
Kat’ Sanatına Örnekler:
Ey mâder-i hicrân-zede ! ey
hem-ser-i muğber
Ey kimsesiz âvâre çocuklar !..
Hele sizler
Hele sizler...
(Tevfik Fikret)
( “Ey acılı, kederli anne; ey küskün arkadaş. Ey kimsesiz,
başıboş çocuklar. Hele sizler... hele sizler...”
Şair bu mısralarda, çeşitli şart ve sıkıntılar içinde çaresiz
kalmış acılı -kırgın- küskün anneleri ve annelerinden, yuvalarından çok çeşitli
şart ve sebeplerle ayrı kalmış, koparılmış ve sokaklarda başıboş, kimsesiz
kalmış çocukların hâlini tasvire ve okuyucuların dikkatini bu sosyal yaraya
çekmeye çalışıyor. Ancak bu tablonun devamı olacak şekilde ve bilhassa başıboş
çocuklar hakkında daha çok söylenecek söz var iken şair, sözünü tam olarak
bitirmiyor ve okuyucu üzerindeki etkiyi arttırmak maksadıyla tam yerinde
kesiyor. Belki de bu son sözlerle birlikte şairin boğazına bir şeyler
düğümleniyor, belki de tam bu noktada söz bitiyor. Hangi sebeple olursa olsun
şair bu tavrıyla âdetâ okuyucuyu vicdanıyla başbaşa bırakıyor ve ona bir nevi
daha derin düşünme ve yorum imkânı veriyor. )
Bir yer ki sevenler,
sevilenlerden eser yok,
Bezminde kadeh kırdığımız
sevgililer yok
Yok... Yok...
(Faruk Nafiz Çamlıbel)
“Öyle bir yer ki
orada sevenlerden de, sevilenlerden de hiçbir iz, eser yok (kalmamış).
Meclislerinde kadeh kırdığımız, şen-şakrak deliler gibi eğlendiğimiz sevgililer
de yok. Yok... Yok...” Şair, bu
örnekte “yok... yok...” kelimeleriyle mısraı keserek, “sevgililerden yoksun
bulunduğunun, yalnızlığının, ezikliğinin ve hüznünün duyulmasını” okuyucuların
değerlendirmesine bırakarak kat ‘ sanatı yapmaktadır.
Kat’, kesmektir. Sözün tesirini arttırmak amacı ile belli
bir noktada susmaktır. Orhan Veli’nin şu şiiri de kat’ sanatına güzel bir
örnektir. Şâir şiirin soz dizeleri olan
“İki gözüm,
İki çeşme...”
Derken, ağladığını ifade eder. Ama ağlıyorum demez.
Bu dağın çilesi dolmaz,
Bu dağın çiçeği solmaz,
Bu dağ bir ....
Sus şair,
Hepisini demek olmaz
Halide Nusret
Zorlutuna
====================
Kaynaklar:
http://www.edebiyatdersi.net/kultur/sozsanat.htm
http://www.samanyoluhaber.com/bilgi/soru/Edebiyatta-Kat-Nedir_1544/
http://www.edebiyatogretmeni.com/edebi-sanatlar/kat-kesme
http://www.edebiyatname.com/index.php/edebi-sanatlar/
http://edebiyatforum.com/edebi-sanatlar-konu-anlatimi/kat-kesme.html
http://www.edebiyatogretmeni.org/kat-kesme/