Edebî Sanatlar
Hüsnütabir (güzel
ifade), kaba, çirkin ve sakıncalı nesneleri veya kavramları, başka sözcüklerle
daha uygun bir biçimde ifade etme sanatıdır. Edebiyatta ve özellikle hitabet
sanatında bu söz sanatına sıklıkla başvurulur. Türkçede edebi kelâm, örtmece
olarak da geçer. Batı edebiyatındaki karşılığı ise "öfemizm"dir.
Örneğin;
Ölmek yerine vefat etmek
Zenci yerine siyahi
Vasat yerine fena değil
Ayrıca bakınız
Siyaseten doğruluk
Konotasyon
https://tr.wikipedia.org/wiki/H%C3%BCsn%C3%BCtabir
*
Konotasyon
Konotasyon[1]
veya konnotasyon,[2] bir sözcüğün birincil ve edebî anlamlarının yanı sıra
insanda uyandırdığı duygu ve düşüncelerdir.[3] Genellikle olumsuz veya olumlu
konotasyona sahip olmak şeklinde kullanılır.
Örneğin Türkçede "şişko" sözcüğü olumsuz bir
konotasyona sahipken -ve bazı durumlarda hakaret kabul edilebilirken- aynı
anlamdaki "kilolu" sözcüğü daha nötrdür. Benzer şekilde
"tombul" sözcüğü de sevimlilik duygusu uyandırır ve daha olumlu bir
konotasyona sahiptir.
Konotasyon kavramı sıklıkla denotasyon ile karşılaştırmalı
olarak kullanılır.
Denotasyon bir
sözcüğün birincil anlamını temsil ederken; konotasyon, bahsi geçen sözcüğün
diğer karakteristikleri ile ilgili bilgi verir.
Örneğin anne sözcüğünün birincil anlamı ve denotasyonu
"çocuk sahibi kadın"dır. Aynı sözcüğün konotasyonları ise
"sevgi" ve "koruma" gibi kavramlardır.[3]
Etimoloji
Konotasyon sözcüğü Latince connotare (ilaveten işaretlemek) sözcüğünden gelir.[3]
Kaynakça
^ Seminer Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi, 1995.
sf 110
^ Terim sorunları ve Terim Yapma Yolları Hamza Zülfikâr.
Türk Dil Kurumu. 1991. sf 21
^ a b c "connotation." Oxford Dictionary of
English 2e, Oxford University Press, 2003.
Ayrıca bakınız
Hüsnütabir
https://tr.wikipedia.org/wiki/Konotasyon
*
Siyaseten doğruluk
Siyaseten doğruluk (İngilizce: Political correctness),
farklı dil, din, kültür ve cinsiyetten kişileri incitmemek amacıyla, özenle
kullanılan ifade, düşünce ve uygulamaları tanımlamak amacıyla kullanılan bir
terimdir. Daha çok sıfat haliyle "siyaseten doğru" şeklinde
kullanılır.
Bu terim günümüzde daha çok "farklı olanları"
incitmemek için yapılan bazı uygulamaların pratik olmadığı veya özünde yanlış
olduğu fikrinde olan karşıt taraflar tarafından eleştirel anlamda kullanılır hale
gelmiştir.
Tarihçe
Ruth Perry tarafından bu terimin ilk kez Çin halkına
dağıtılan "Mao'nun küçük kırmızı kitabı"nda geçtiği ileri sürülür.
Örnekler
Birmingham'da Noel'i de kapsayan kış festivallerinin
Winterval olarak adlandırılması, Birmingham piskoposu tarafından eleştirilmiş
ve "siyaseten doğru" bir çaba olarak değerlendirilmiştir.
Türkçede ABD'deki siyah ırk mensubu kişilerden
"zenci" yerine "Afrikalı-Amerikalı" ya da
"Karayipli-Amerikalı" deyimiyle söz edilmesi, Türkiye'de zenci-beyaz
ırkçılığı sorunu yaşanmadığı ve zenci sözcüğü hakaret anlamı içermediği için,
olmayan bir soruna çözüm üretmek olarak kabul edilip, bazı çevreler tarafından
siyaseten doğruluk olarak tanımlanabilir.
Ayrıca bakınız
Hüsnütabir
https://tr.wikipedia.org/wiki/Siyaseten_do%C4%9Fruluk
*
TABU-ÖRTMECE (EUPHEMİSM) SÖZLER
ÜZERİNE
Ahmet GÜNGÖR
...
Dünyanın değişik dillerinde ‘örtmece söz (euphemism)’ün
tanımı yapılmıştır:
Prof. Dr. Doğan Aksan, ‘güzel adlandırma’, ‘iyi adlandırma’,
‘örtmece’terimleriyle tanımladığı ‘euphemism’i: «kimi
varlıklardan, nesnelerden söz edildiğinde doğacak korku, ürkme, iğrenme gibi
duyguların, kötü izlenim ve çağrışımların önlenmesi amacına yönelen ve dünyanın
her dilinde rastlanan bir değiştirme olayı» olarak ifade eder.2
Oxford İngilizce-Türkçe Sözlükte euphemism (örtmece)’in
tanımı:
«Edebî kelam, söylenmesi kaba,
çirkin ya da sakıncalı görülen nesnelerin, kavramların, başka sözcüklerle daha
uygun biçimde anlatılmasıdır.»3
Kırgız dilcileri ‘örtmece söz’ü şu şekilde tanımlamaktadır:
«Bir inancın neticesinde bir takım
manalar taşıyan bir varlığın veya kavramın gerçek adının söylenilmesi
yasaklanarak yerine başka sözcükler kullanmaya ‘örtmece’ denir.»4
C. Mamıtov ve Z. Kulumbayeva: «Söylenmesi
uygun olmayan nahoş, nezaket kuralları dışındaki kaba, çirkin sözlerin yerine
başka sözcükler kullanmaya ‘örtmece’ denir.»5
S. Davletov, C. Mukambayev ve S. Turusbekov ise: «Dilde herhangi bir adın (göstergenin) yerine başka bir
sözcük/söz kullanmaya tabu ve örtmece denir» diye tanımlar. Her iki
dilci tabu ve örtmece sözü eşdeğer olarak kabul etmiş, birini diğerinden ayıran
özellikler üzerinde durmamışlardır.6
Yine T. Akmatov, S.
Ömüraliyeva tabu sözle örtmece sözü eşanlamlı (sinonim) sözcükler / sözler
olarak ele alıp değerlendirmişlerdir.7
...
Örtmece Sözler (Euphemism)
Hiçbir dil sözü sınırlamaz ve
kendiliğinden yasak getirmez. Dil için bütün sözler, sözcükler birdir. Hiçbir
sözcüğü dışlamaz.
Tabu sözleri doğuran sebepler, dilin kendisine değil, o dili
iletişim aracı olarak kullanan bireylere ve topluma dayanır.
Etnolengüistik tabuyla örtmece sözler arasında daha başka
bir ilişki vardır. Yasaklamaya, inançlara dayalı tabu sözleri değiştirip yerine
kullanılan örtmece sözcükler kullanıla kullanıla belli bir süreçten sonra onlar
da tabu sözlere dönüşmekte, yerlerini yeni örtmece sözcüklere bırakmaktadırlar.
Bu açıdan ele aldığımızda tabu, dilin sözlüğünü neologizmlerle (yeni
sözcüklerle) bir başka ifadeyle eşanlamlı örtmece sözlerle, eşadlarla
zenginleştiren etnolengüistik olaydır, etkendir.
Tabu ve tabuya dayalı ortaya çıkan örtmece sözler arasındaki
ilişkiyi doğuran sebep-sonuç ilişkileridir. Çünkü örtmece sözleri de ortaya
çıkaran tabudur. Bu nedenle tabu ve örtmece sözler birbirleriyle sıkı sıkıya
bağlıdır.
Kısacası örtmece sözleri yaratan en
önemli etkenlerden biri tabudur.
...
Sonuç:
Tabu-örtmece sözler kültür ve dil kaynaklı etnolengüistik
kavramlardır.Örtmece söz: dilbilimin yeni terimlerinden biridir. Çünkü
yasaklanmış, söylenmesi uygun olmayan sözleri, bir başka ifadeyle dilbilimsel
tabuyu değiştirmek için kullanılmaktadır.
Sözün büyüsüne (gücüne) inanma sonucu doğan dilbilimsel
tabunun mitolojik kahramanların totemler ve av hayvanlarının, insanların,
canlıların,bulaşıcı hastalıkların isimleri ve adlandırılmalarında etkisi
olmakta bunun sonucunda tamamı örtmece sözlerle kullanılmaktadır. Kısacası
dilde eş anlamlı sözcüklerin artmasında, sözcüklerin çok anlamlı özelliğe kavuşmasında
tabu ve örtmece sözlerin rolü büyüktür.
Başka halklarda olduğu gibi Türk halklarının yasaklamaları
da ilk başta dini inançlar temelinde, korku kaynaklı olarak doğmuştur. Her bir
ölüm, şanssızlık, bahtsızlık, sakatlık, hastalık, felaket ve musibetin insanlar
tarafından belli yasakların çiğneme neticesinde ortaya çıktığına inanılmıştır.
...
--------------
1. Freud, S., Totem ve Tabu (Çev. K.Sahir Sel), Sosyal
Yayınları, 2002, s.36; Ayrıca bk.
Örnek, Sedat Veyis, Etnoloji Sözlüğü, A.Ü. DTCF Yayınları,
2000,s.219,
Tabu (Alm. Tabu, Fr.
Tabou, İng. Taboo): Abdülkadir İnan, tabu sözcüğünün karşılığı olarak
‘tekinsiz’ sözcüğünü kullanmaktadır. Ancak bu yazıda dünya
dillerinde ve uluslararası
literatürde yaygın olarak kullanılan ‘tabu’ sözcüğünü
kullanacağız. (bk. Abdülkadir İnan,
Börü = Kurt Ve Yok = Hayır Kelimeleri Üzerine Makaleler ve
İncelemeler, 2. Baskı, Türk
Tarih Kurumu Basımevi- Ankara, 1987, sayfa: 625
2. Euphemisme, euphemism, euphemismus (örtmece; iyi, uğurlu
söz söyleme), Aksan, Doğan,
Her Yönüyle Dil III, TDK Yayınları, Ankara, 1990, s.100,
(Es. Hüsnü tabir)
3. Oxford İngilizce-Türkçe Söяlük, II.cilt, Sabah Yayınları,
1990, s.572
4. Dıykanov K., Kırgız Tilinin Tablitsaları, Frunze, 1971,
s.186
5. Mamıtov, C.,
Kulumbayeva Z., Azırkı Kırgız tili, Frunze, 1971, s.25
6. Davletov, S.,
Mukambayev C., Turusbekov S., Kırgız tilinin grammatikası, 1 bölüm,
Frunze, 1982
7. Akmatov, T., Ömüraliyeva S., Kırgız Tili, F. 1990,, s.166
http://www.turkiyatjournal.com/Makaleler
***
Ayıya "Orman Kibarı", Rüşvete de
"Hediye" Dememize Sebep Olan
Örtmece Kavramı
Nedir?
Dilin toplumsal yaşamda kullanımı sırasında bazı ifadelerin
doğrudan kullanımı karşıki kişilerin incinmelerine yol açabilir, bu
nedenle bu tür ifadelere dikkat edilmesi gerekir. Kimi toplumlarda gayet normal
olarak kullanılan kelimelerin, kimi toplumlara göre tabu sayıldığı da
bilinen bir gerçektir. Ancak bazı tabu kelimeler veya karşıki kişileri
incitmesi olası olan ifadeleri daha hafifletmek amacıyla hemen hemen her
toplumda var olan “hüsnü tabir” diye adlandırdığımız cici sözlerin
kullanılması da yaygın hale gelmiştir.
Örtmece, (hüsnü tabir) toplumsal bütünlüğün
korunması, insanların meramını karşısındakine daha rahat aktarması; kriz
yönetiminde insanların doğru yönlendirilmesi açısından oldukça
önemlidir.
Kelimeleri içerik bazında güzelleştirme fikri yeni bir olgu
değildir ve yüzyıllardır tüm dillerde rastlanmaktadır. Bu olguya Türkçede
"edebi kelam" , "güzel adlandırma",
"hüsnü tabir", "güzelleme" veya
"örtmece‟ denmektedir. İngilizcede "euphemism",
Fransızcada "euphémisme" ve Almancada "euphemismus"
olarak adlandırılan bu olgu Antik Yunanca kökenli "eupheme"
(eu< "iyi, güzel" pheme>"konuşma, söz ") kelimesinden
kaynaklanmaktadır.
Olumsuz anlamlı bir kelimeyi karşılamak için kullanılan
örtmece tabirler; bir eksikliği gidermek, ifade tarzını hafifleterek daha
olumlu bir şekilde söylenmesini sağlar.
Örnek vermek gerekirse Türkçe'de çöpçü dediğimizde çöpçülük yapan
şahısların aşağılanacağını varsayarak onlara temizlik işçisi deriz. Sakat yerine engelli,
şişman yerine, balık etli, fazladan birkaç kilosu var gibi
tabirler de yine olumsuz anlamlı kelimeleri karşılayan örtmecelerdir.
Örtmece kelimelerin kullanılmasındaki en temel sebep,
olumsuz anlam yüküne sahip kelimenin olumsuz değerini hafifletmektir.
Örtmecenin bu yolla karşıladığı kelimeye kıyasla daha az tahrip gücüne sahip,
durumu kontrol altında tutmaya yönelik bir yapısı mevcuttur.
Örnek verirsek, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı yapmış
olan rahmetli Turgut Özal “kanunları çiğnemek” yerine “anayasayı
arkadan dolaşmak” tabirini kullanmıştır. “Faiz” yerine “kâr payı” gibi
daha dolambaçlı yollardan ifadelerle anlamda oluşacak belirsizlik, rahatsızlık yaratılmadan
halledilmiş olacaktır.
“Cin”, “şeytan”, ya da “domuz”, “börü”
gibi varlıklardan söz edildiğinde bir ürkme, bir korku, bir iğrenme ya da
o varlıkların zararına uğrayacağı kaygısı nedeniyle bu varlıklardan söz
edilirken çağrışım değerleri yüksek olan kelimelerin ifade edilmesinden
kaçınılır. Bu kaçınmanın neticesinde daha olumlu bir kelime ile anlatım
yoluna gidilir. “Cin ” yerine “üç harfli, iyi saatte
olsunlar”, “şeytan” yerine “ili, adını eller alsın, iblis”,
“domuz” yerine “koca oğlan, dağda gezen, minik”, “börü”
yerine ise “kurt, uzun kuyruk” gibi kelimeler
kullanılmaktadır.
Not: Anlam iyileşmesi için verilen örnekler arasında
yer alan “börü” kelimesi artık neredeyse unutulmuş yerini tamamen
bir örtmece tabir olan “kurt” kelimesine bırakmıştır. “Kurt”
kelimesi günümüz itibari ile yeni örtmece kavramlar olan “dik kulak, gök
gözlü” gibi kelimeler ile karşılanmaktadır.
Özellikle dini, ırki, bedensel ya da ruhsal hassasiyetler
konusunda tutucu olan kesimler karşısında bazı konularda meramı
anlatabilmek adına kelimelerin anlam yükünü başka cümlelere aktarmak yoluyla
ana temayı ifade etmekte ve durumu yumuşatarak adeta bir sakinleştirici etkisi
yaratmaktadır. Bunu örneklendirmek gerekirse: “sarhoş” kelimesi yerine “çakır
keyif, güzel, keyifli, uçuyor, leyla” gibi tasvirlerle arka plan göz
ardı edilmiş olmaktadır.
“Ölüm ” tüm tabiat canlılarının olduğu gibi
insanoğlunun da kaçınılmaz sonudur. Fakat insan psikolojisi mümkün olduğu
kadar bu konu üzerinde durmaktan kaçınır. Mutlaka konuşulması gerekiyorsa da
örtmece tabirler kullanılarak hafif bir anlatım tarzı benimsenir.
Örtmece Kullanım Örnekleriyle Ölüm Anlatımlarımız:
- Allah rahmet eylesin
- Allah'ın davetine icabet etmek
- Allah‟la buluşmak
- Can vermek
- Canı çıkmak
- El çekmek
- Emaneti teslim etmek
- Emanetini vermek
- Gözlerini dünyaya yumak
- Gözlerini hayata yummak
- Gözünün karası gitmek
- Hakka yürümek
- Namazı kılınmak
- Öbür dünyaya göçmek
- Ocağı sönmek
- Ölüm Şerbeti içmek
- Rahmeti rahmana kavuşmak
- Rahmetli olmak
- Rahmetlik olmak
- Sonsuzluğa intikal etmek
- Don değiştirmek
- Dumanı tütmez
- Buz kesmek
- Eks (x) Olmak
- İki eli yanına gelmek
- Yensiz-yakasız gömlek giymek
- Hayatıyla ödemek
- Kara toprağa aş olmak
- Vadesi tamam olmak
6. Toplumuzda Örtmecenin Sık Kullanıldığı İki Durum:
Hastalık
İnsanların acizlik içinde bulundukları durumlardan bir
tanesi de hastalık ve hastalıklarla ilgili konulardır. Hem ruhen, hem
bedenen tam bir çöküntü durumunda olan insan karşısındaki problemle başa
çıkabilmek adına problemin etkilerini en aza indirmek için işe ilk olarak
çevresinde oluşan o ruhi durumu kırmakla başlar. Çünkü hastalığın adını
anmak sanki hastalığa daha da güç katmaktadır. Onun için
hastalığın yapısına karşı yapılan çözümlemelerde ilk önce tabirlerin
değişmesi gerekmektedir.
- Boronşit: öğkenli,
- Cüzzam: akarca, dönük,
- Çıban: gelincik, kara mübarek, kuş kuyruğu,
- İshal: bozguna düşmek, diyare,
fikirlemek, motoru bozmak, sürgün olmak,
- Kanser: incitmebeni,
yeyilmek ,
- Koma: bitkisel hayat,
- Sara hastalığı: al basma, ağrı tutmak,
- Sıtma: kızdırma, tutaklık,
- Tifo: ağrı, karayatağıl, sölek, ter,
- Verem: ince ağrı, gelincik, gözelleme, kel
hastalık, kötü hastalık, kurudan, öfkence,
- Zatüre: punta, üşütme,
7. Hafif Dereceli Örtmece
Kelimeler
Bu tür örtmece kelimeler kişilerin fiziki, adli, ahlaki ve
mizaci özelliklerinden kaynaklanan birtakım zaaflarını doğrudan dile
getirmektense daha hafif bir şekilde ifade etmek için kullanılır. Bazı
örneklerle:
- Aptal: ahraz, ahraz, ak
göz, alık, bön, dedem
akıllı, angut, aval,avanak, budala
- Bedavacı: abanmak, açıkçı, anaforcu, asalak, avantacı, beleşci
- Cahil: ayak
takımı, fos, görgüsüz, kaba, mürekkep
yalamamış, mektep görmemiş
- Cimri: cebinde akrep var, eli sıkı,
hasis, kısmık, kıtmır ,varyemez
- Çalmak: abartmak, ağurlamak, afırtmak,
afsunlamak, aktarma, alıp kaçmak, aparmak, aşırmak, cebine indirmek, el
değiştirmek (Askere gidenler bilir),hortumlamak
- Evlilik Dışı İlişki: dost tutmak,
görüşmek, harama uçkur çözmek, işi pişirmek, kaçamak, kırık tutmak,
mercimeği fırına vermek
- İşemek: çiçek toplamak,
idrar, çişlemek, işegen, etin suyunu sıkmak, küçük abdest,
çocuğu ağlatmak
- Orospu: hayat kadını, iffetsiz,
kaynaşık, kınalı, koket, kucaktan kucağa gezmek, makine, ortaya düşmek,
ortalık kadını, oynak kadın, önlük, seçme, sinek, sokağa düşmek,
tensuz, ters ayakkabı
- Osurmak: bırakmak, bombalamak, gaz
çıkarmak, koyurma, kurbağaya basmak
8. Orta Dereceli Örtmece
Kelimeler
Örtmecelerin sınıflandırılmasındaki ikinci aşama olarak
aldığımız orta dereceli örtmecelerin konusu insanlar tarafından algılandığında
oluşabilecek tahribatları en aza indirmek için uygulanmaktadır. Algısal
tahribatların en az düzeye indirilmesinin dışında bir de saygı ifadesi
nedeniyle kullanılan örtmeceler vardır.
- Ayı: orman kibarı, gocaoğlan
- Azrail: alıcı, can alıcı, gökçe
- Baykuş: gılınkuş, goskoyuk,
hacıkuşu, hayırlı kuş, hep büyük guş, hümmatun, hüpbükkuş, ishak,
kılın, kukumav, mal kadın, muratçık, ören kuşu, uğu
- Cin: andık, arap, concolos, ecin,
geçkin, gezer, ıbrık kalfa, ifrit, ismi lazım değiller, iyi saatte
olsunlar, kalfa, koncalus, korkut, mekir nekir, rüküş hanım
- Domuz: adını eller alsın, adı
yaman, bal yiyen, canavar, dağda gezen, gaban, gara, gara canacar,
hınzır, kesegen (erkek domuz)
- Hastalık: alıcı, ağramak, ağrı, can
alıcı, illetli, malûl, pençesine düşmek, rahatsız
- Kanser: eşşehgumması, incitmebeni, kötü
hastalık, öldürücü, sınnan, ürkütücü, yemece
- Kefen: çadır, melez, tef, yakasız
gömlek
- Şeytan: albız, adı batasıca, çör,
elbiz, dizman, gözü çıkasıca, iblis, ili
- Tabut: ağaç at, cansız at, imamın
kayığı, salaca
- Verem: ince hastalık, ince illeti, ince
maraz, ileze, issice, kel hastalık, kötü hastalık, kurudan, öfken, öpke
avruu, örken, sücce
- Yılan: adını eller alsın, akarca, ala
gevur, ala gücük, babaköş, boz yürük, bozüyrük, çavgın, çapar, emecen,
eram, evren, gabaköz, genevirala, ılan, kabran (kör yılan),
kaygan, kıvrık
9. Yüksek Dereceli Örtmece
Kelimeler
İnsanlığın ortak paydaları arasında yer alan yüksek dereceli
örtmeceler Tabu gibi işlem görmektedir. Terbiyeli olmak kaygısının önemli
olduğu bu tip örtmeceler kelime hazinesi içinde kemikleşmiştir. Bu örtmece
türünü dillendirmek kişisel açıdan son derece sakıncalıdır. Toplumsal
olarak insanların en büyük reaksiyon gösterdikleri konular arasında cinsellik
ve batıl inançlar gibi konular
önde gelmektedir.
Aybaşı (kadın hastalığı): aklık, akıntı,
beli açılmak, dem, hayız, kerif, kirli, regl, üst, üstü gelmek, üstü gizli
Kadın organı: aşa, bilik, börek, fıncık, kâse, kıl
evi
Meni: akmık, atak, bel, döl, gül, sperma
Piç: alakırık, besmelesiz, aravirdi, bulduk,
babası beli olmayan, çalık
Erkek Organı: çubuk, çük, kamış oğlan, penis
10. Örtmecelerin Yapısal
Özellikleri: Basit Kelimeler
Basit kelimeler kök halinde bulunan kelimelerdir. Örtmece
kelimeler içerisinde bulunan ve pramitin en alt kısmını oluşturan basit
kelimeler sayısal olarak Türkiye Türkçesinde çok sayıda bulunmaktadır.
- Akrep: ferik,
- Aptal: angut, aval, bön, saf, ibiş,
- Asık suratlı: ekşi, abus,
- Baykuş: ishak, uğu,
- Cimri: pinti, hasis, bahil,
- Cinsel gücü olmayan erkek: hadım, kusur, kısır
- Eşcinsel: top, gay
- İftira: kara, leke
- Parasız: fakir, hazan, cant, tığ
- Rüşvet: hediye, ikram, ceza
- Tuvalet: lavabo, kenef, kabin, wc,
11. Türemiş Kelimeler
Türkçemizde en sık rastladığımız örtmece grubudur
- Alkol, uyuşturucu, sigara kullanıcısı:
bağımlı, kullanıcı, otçu, meddeci,
- Akrep: kuyruklu, terkili
- Beceriksiz: dirayetsiz, kabiliyetsiz, uyuşuk
- Borç: veresiye, açılmak
- Boşanmak: ayrılmak, kurtulmak
- Dedikoducu: çakıştırıcı, fitneci, guyruhlu
- Deprem: sallantı, tehlike, zelzele
- Felç: inme, alınmış, tutulmak
- İshal: fikirlemek, güveleme, iyindirik
- Kendini beğenmiş kimse: görmedik, çalımlı, kibirli,
övüngeç
- Korkak: ökçesiz, ödsüz, abansız, yüreksiz
- Kusmak: çıkarmak, böhürmek, öğmek
- Sinir/sinirlenmek: babalanmak, celallenmek,
öfkelenmek, patlamak
- Tembel: kamaşık, cesaretsiz, mıymıntı
- Yalan: dalavere, düzmece, hozancı, uydurma,
tandırlama,
12. Birleşik Kelimeler
Bu tür ifadeler daha çok kendisini kalıplaşmış ifadeler
içerisinde göstermektedir.
- Akrep: adını el alsın, altı boğumlu, sarıoğlan,
- Aptal: dedem akıllı, tankuĢu, Bilgisiz- cahil:
mektep görmemiş, ayak takımı, mürekkep yalamamış,
- Borç /borçlanmak: deftere yazmak, tahtaya yazmak,
- Boğmaca: büyük öksürük, uzun öksürük,
- Boşanmak: köprüleri atmak, mahkemede soluklanmak,
yolları ayırmak,
- Cinsel gücü olamayan(erkek): kuşu kalkmaz, kuşu
ötmez, yaş yetmiş iş bitmiş
- Dedikoducu: ayaklı gazete çanta taşımak, indir
kaldır, laf taşıyan
- Deli: adli dengesini olmamak, akıl hastası, aklını
yemiş, kafası bozuk
- Evlenmemiş kişi: evde kalmış, kısmeti kapanmış, kız
oğlan kız
- Evlenmek: baş göz olmak, dünya evine girmek, yuva
kurmak,
- Fakir: eli koynunda, omuzu soğuk
- Genel ev: bed deresi(Ankara), fuhuş yeri, osmanın
yeri(Kırşehir)
- Hamile: ağır ayaklı, çocuk beklemek, gebe kalmak,
gargın, karnı şişmek, karnı burnunda, iki canlı
- Pezevenk: ara bulucu, muhabbet tellalı
- Rüşvet: çorba parası, haksız kazanç, kara para para
dökmek,
- Yarasa: akşamcı kuşu, gece kuşu, karanlık kuşu,
kayış kanat, uçan memeli
- Yaşlılar yurdu: bakımevi, huzur evi
13. Son Söz
Örtmece tabirler, bir toplumun
kültürel genetik yapısı hakkında önemli bilgiler vermektedir. Toplumların
değer yargılarının ortaya konması bakımından son derece önemli olan
örtmece kelimeler bir kültürün aynası gibidir.
Sadece örtmece kelimeler ele
alınarak bile toplumların geçmişte yaşadıkları olayların analizleri
yapılabilmektedir. Örtmece kelimeler aynı toplumun hoşgörü, nezaket,
ahlak, savaş, batıl inançları, dini anlayışları ve korkuları gibi
konulardaki tutumu hakkında kılavuzluk edebilecek ölçüde önemli bilgiler sunar.
Bugün iyi/kötü olarak algıladığınız birçok toplumsal tepkinin yansıyış
biçimlerine baktığınızda örtmecelerin varlığını görmek mümkündür.
Kaynak:
Türkiye Türkçesinde Örtmece ve Tabu Kelimeler - Cengiz Çelik
http://www.kafkas.edu.tr/dosyalar/sobedergi/file/02%20%288%29.pdf